Uludağ'ın eteklerinde, yemyeşil bir vadi içinde yer alan Oylat, Roma Dönemi'nden bu yana şifa dağıtan kaplıca sularıyla ünlü.
Oylat suyu, içilebilir ve 40 derecelik sıcaklığa sahip olmasıyla dünyada İsviçre'den sonra ikinci sırada yer alıyor.
Oylat Kaplıcaları, stres, kireçlenme, romatizma, böbrek, tansiyon, kırık, çocuk felci, kadın hastalıkları, sinir sistemi ve cilt hastalıkları gibi pek çok rahatsızlığın tedavisinde etkili oluyor.
Oylat'ın bir diğer cazibesi ise 665 metre uzunluğundaki Oylat Mağarası. Kanyon yamacına asılı olması nedeniyle benzersiz bir görünüme sahip olan mağara, üç galeriden oluşuyor. Mağaranın içindeki sarkıt, dikit ve travertenler göz kamaştırıyor. Mağara aynı zamanda astım hastalarına da iyi geliyor.
Oylat'ın doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için ise Oylat Şelalesi ideal bir rota. Oylat Deresi'nin kenarından iki saatlik bir yürüyüşle ulaşılan şelale, ahşap köprüleri ve serin suyuyla doğa severleri büyülüyor. Şelalenin etrafındaki piknik alanlarında ise lezzetli yemeklerin tadını çıkarmak mümkün.
Oylat, dört mevsim ziyaret edilebilecek bir yer. İlkbaharda çiçeklerle renklenen, sonbaharda sararan yapraklarla romantik bir atmosfer sunan, kışın ise bembeyaz karlarla kaplanan Oylat, her dönemde farklı bir güzellik sergiliyor.
Oylat'a ulaşım ise oldukça kolay. Bursa merkezden İnegöl'e giden otobüslerle İnegöl'e ulaştıktan sonra Oylat minibüsleriyle Oylat'a varmak yaklaşık bir saat sürüyor.
Oylat, Bursa'nın saklı cennetlerinden biri. Doğanın ve şifanın tadını çıkarmak isteyenler için kaçırılmayacak bir fırsat.